Pages in topic:   [1 2] >
Off topic: Kültürel önyargı ve iletişime yansıması
Thread poster: Serkan Doğan
Serkan Doğan
Serkan Doğan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 10:07
Turkish to English
+ ...
Jan 28, 2005

Arkadaşlar, hatırlayacaksınız, daha geçenlerde USA'da çook meşhuur bir dizide alenen Türkiye aleyhtarlığı yapan söylemler dile getirilmiş, Türkler Araplar ile aynı kefeye konulmuş, ve bizim kadınlarımızı taşlayarak öldürdüğümüzden veya şakır şakır hırsızlık vs nedeniyle kol bacak kestiğimizden dem vurulmuştu. Daha dün bir dostumuz (Itır Erhat) şu güncel uyarıyı yapmıştır, ki sizlerle paylaşmak istedim;

NBC'de yayinlanan politik drama The
... See more
Arkadaşlar, hatırlayacaksınız, daha geçenlerde USA'da çook meşhuur bir dizide alenen Türkiye aleyhtarlığı yapan söylemler dile getirilmiş, Türkler Araplar ile aynı kefeye konulmuş, ve bizim kadınlarımızı taşlayarak öldürdüğümüzden veya şakır şakır hırsızlık vs nedeniyle kol bacak kestiğimizden dem vurulmuştu. Daha dün bir dostumuz (Itır Erhat) şu güncel uyarıyı yapmıştır, ki sizlerle paylaşmak istedim;

NBC'de yayinlanan politik drama The West Wing'in dun
aksamki (26 Ocak 2005) bolumunu izlediniz mi
bilmiyorum. Turkiye'yi konu alan bir bolum vardi. Bir
Turk kadini is arkadasi ile iliskiye girdigi icin,
zina sucundan idam cezasina carptiriliyor. Basinin
kesileceginin (beheading) defalarca alti ciziliyor,
Turkiye ve bunu onaylayan AKP kinaniyor. AB'ye girme
surecinde olan Turkiye'de hala boyle infazlarin
olduguna dikkat cekiliyor. Yayin hala devam ederken
NBC'ye bir mesaj attim. Tepki gostermemiz gerektigine
inaniyorum..


[Subject edited by staff or moderator 2005-01-28 11:19]
Collapse


 
Özden Arıkan
Özden Arıkan  Identity Verified
Germany
Local time: 09:07
Member
English to Turkish
+ ...
Önyargı nasıl aşılır? Jan 28, 2005

İşte bu olmadı! Bir Türkün hayatta en kaldıramayacağı şey, Araplarla aynı kefeye konmaktır! Her şeyi sineye çekeriz, ama bunu... asla!!! Asla!

Gerçi biz, Filistinli ile Suudi'yi aynı kefeye koyarız, "Arap işte", ama başkalarının bu kapsamı birazcık daha genişletip "Müslüman işte" veya "Ortadoğulu işte" demesi kabul edilemez. Hele ikincisi asla, çünkü biz Ortadoğulu değil Avrupalıyız zaten, biliyorsunuz, bilmiyorsanız da öğrenin artık.
... See more
İşte bu olmadı! Bir Türkün hayatta en kaldıramayacağı şey, Araplarla aynı kefeye konmaktır! Her şeyi sineye çekeriz, ama bunu... asla!!! Asla!

Gerçi biz, Filistinli ile Suudi'yi aynı kefeye koyarız, "Arap işte", ama başkalarının bu kapsamı birazcık daha genişletip "Müslüman işte" veya "Ortadoğulu işte" demesi kabul edilemez. Hele ikincisi asla, çünkü biz Ortadoğulu değil Avrupalıyız zaten, biliyorsunuz, bilmiyorsanız da öğrenin artık.



Serkan, bahsettiğin durum gerçekten infial yaratıcı, dalga geçmek için söylemiyorum, gerçekten öyle, cahilliğin, önyargının bu kadarına gerçekten pes. Ama bir dakika dur lütfen. Nerede Araplarla aynı kefeye koyuyor Türkleri? Araplardan bahis nerede? Alıntılanmayan kısımda böyle bir şey var mı, yoksa "zina edenin kellesi, hırsızlık yapanın kolu" deyince senin aklına Araplar mı geldi otomatikman? Bütün Arap ülkelerinde zina edeni kesmiyorlar, hatta bu tür yasaların uygulandığı Arap toplumları azınlıkta, ama mesela Arap olmayan Çeçenistan'da en az bir zina failinin idam edildiğini biliyorum.

Neyse, en azından şurada bir teselli bulabiliriz: Bu haber yüzünden Türkiye'de hiçbir kadının kellesi kesilmeyecek. Ama Türkiye'de meydana gelen tecavüz olaylarının bazısında şu tür haberlerin hiç payı yok mu?

Bu yaz, iki bin beş yüz İsveçli kadın, Türk erkekleriyle seks yapmak üzere güney sahillerimize gelecek.


Ha, "Önyargı nasıl aşılır?" mı demişim. Çok basit: Çuvaldızı kendine batırarak.

[Edited at 2005-02-07 00:08]
Collapse


 
sevinc altincekic
sevinc altincekic  Identity Verified
Local time: 10:07
English to Turkish
+ ...
Bu konuyla ilgili geçen gün okuduklarım Jan 28, 2005

http://www.hurriyetim.com.tr/yazarlar/yazar/0,,authorid~15@sid~227@nvid~527233,00.asp

Hürriyet'te Doğan Uluç yazmış.

Protesto etmemiz gerektiği konusunda yerden göğe kadar haklı olduğumuzu söylüyor. Ancak şu da gerçek ki, ne yaparsak yapalım, engellemek mümkün değil.

Şöyle diyor ayrıca:
... See more
http://www.hurriyetim.com.tr/yazarlar/yazar/0,,authorid~15@sid~227@nvid~527233,00.asp

Hürriyet'te Doğan Uluç yazmış.

Protesto etmemiz gerektiği konusunda yerden göğe kadar haklı olduğumuzu söylüyor. Ancak şu da gerçek ki, ne yaparsak yapalım, engellemek mümkün değil.

Şöyle diyor ayrıca:
"24’te karalamaya hedef olan sadece Türk, İranlı ve Ortadoğulu Müslümanlar değil. Serinin ilk bölümlerinde Doğu Avrupalılar, Amerikalı hain devlet yetkilileri, ülkesine ihanet eden CIA ajanları da yer aldılar."...

"Bence aşırı evhamlanmaya gerek yok. ‘Geceyarısı Ekspresi’ bazı kesimlerde geçici olarak Türk imajının zedelenmesine yol açtı. Ama o kadar."

ve sözünü şöyle bağlıyor:
"Türk kimliğimiz zedelendi mi? Sanmıyorum. ‘24’ de kısa ömürlü olacak."

Ülkemiz hiç de güllük gülistanlık değil. Unuttuk galiba daha 2-3 yıl öncesine kadar ölüm cezası vardı. Ayrıca daha geçenlerde gene bir namus cinayeti işlendi. Dizideki tek hata, hükümetin kadını ölüm cezasına çarptırdığını söylenmesi, yoksa temelde olay doğru. Aile heyeti buna karar vermiyor mu????

Hem toplum hem de birey olarak atmamız gereken o kadar çok adım var ki, başkalarının hakkımızda söylediklerine takılmak yerine kendimizi geliştirip, bunları onlara söyletmemek görevimiz olmalı.

O yüzden sukunet, gün gelecek biz de onlar hakkında önyargılı olma lüksüne sahip olacağız. Olmalı mıyız sorusuysa başka bir soru:-)
Collapse


 
Serkan Doğan
Serkan Doğan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 10:07
Turkish to English
+ ...
TOPIC STARTER
Haberler Jan 28, 2005

Hayır ben Araplar, Türkler ve İslam dini arasındaki ayrımların gerek teorik gerekse pratik olarak farkındayım. Bir şeye bakıp fikir yürüterek başka birşey zannetme gibi bir eğilimim yok. Aksine ortadaki gerçeklerden söz ediyorum ve bu tür haberlerin çıkmasına üzüldüğümü ifade ediyorum. Her ulusa saygım var. Kimbilir belki bu forum bu tür önyargı, doğru bilinen yanlışlar veya yanlış bilinen doğrular konusunda değerli arkadaşlarin bilgi ve deneyimlerini payla... See more
Hayır ben Araplar, Türkler ve İslam dini arasındaki ayrımların gerek teorik gerekse pratik olarak farkındayım. Bir şeye bakıp fikir yürüterek başka birşey zannetme gibi bir eğilimim yok. Aksine ortadaki gerçeklerden söz ediyorum ve bu tür haberlerin çıkmasına üzüldüğümü ifade ediyorum. Her ulusa saygım var. Kimbilir belki bu forum bu tür önyargı, doğru bilinen yanlışlar veya yanlış bilinen doğrular konusunda değerli arkadaşlarin bilgi ve deneyimlerini paylaşabilecekleri bir platform haline dönüşebilir, diye düşünmüştüm..

--

Dizinin önceki gün yayımlanan bölümünde, Beyaz Saray danışmanları, TV'de zina suçundan idama mahkûm bir kadınla ilgili haberi izleyen Beyaz Saray danışmanları, AKP hükümetini ve bu duruma müdahale etmeyen ABD Başkanı'nı eleştirdi.

Eski ABD Başkanı Bill Clinton'a yakınlığıyla tanınan Aaron Sorkin'in yapımcılığını üstlendiği 'The West Wing'in yazar kadrosunda Clinton'ın eski basın sözcülerinden Dee Dee Myers da yer alıyor.
ABD'de son olarak '24' adlı TV dizisinde bir Türk aile 'İslami terör hücresi' olarak gösterilmiş ve bu durum ülkede yaşayan Türkler tarafından protesto edilmişti.
Collapse


 
sevinc altincekic
sevinc altincekic  Identity Verified
Local time: 10:07
English to Turkish
+ ...
nesnel olmak çok zor Jan 28, 2005

Serkan Dogan wrote:
Kimbilir belki bu forum bu tür önyargı, doğru bilinen yanlışlar veya yanlış bilinen doğrular konusunda değerli arkadaşlarin bilgi ve deneyimlerini paylaşabilecekleri bir platform haline dönüşebilir, diye düşünmüştüm..


Serkan, bu konu öyle ak-kara konusu değil. Benim doğru bildiğim senin için yanlıştır, senin doğru bildiğin benim için yanlıştır.

Ayrıca bence kültürel önyargı diye bir şey yok zaten. Önyargı siyasi ve toplumsal bir konudur. Kültürse apayrı bir şey. Bu iki kurum (siyaset ve toplum) aslında kültüre karşı önyargılıdır. Yani kültür, önyargının konusudur, önyargıyı içinde barındırmaz.

Örneğin senin örnek aldığın idam olayı, tamamen siyasi ve toplumsaldır. Araç olarak kültüre ait bir araç (TV dizisi ve televizyon) kullanılıyor yalnızca.

Üstelik bütün dünya halkları, yöneticileri dahil, önyargılı olmayı neredeyse "lanetlerken" hem kendileri önyargılı davranmayı sürdürüyor (en büyük benim halkım) hem de önyargıya maruz kalıyor (o öteki var ya o öteki, beni hiç sevmez zaten, en hafif tabirle).

Bu nedenle, böyle gri bir zemine yayılmış, her an çığın altında insanın kendisinin kalabileceği bir konunun doğrusunu yalnışını tartışmak, hem vakit kaybı, hem de verimsiz, hem de insanın çok kolay zarar görebileceği bir konu.

Bizi sevenler ve sevmeyenler dün vardı, bugün var, hele hele yarın zaten var olacak. Aynı biçimde de bizim sevmediklerimiz.

Önyargı, genelleme içerir, genellemeyse iki ucu pis değnek.

Örneğin, Türkiye'de zina suçundan ölüm cezasının olduğunu söyleyen bir Amerikan dizisini eleştirirken, hatta öfkeye kapılırken, bunun bir anlamda doğru olduğu düşüncesini niye insanın aklına gelmez. Önceki mesajımda dediğim gibi, hükümet eliyle olmasa bile, halk eliyle uygulanmadığını söyleyebilir misin. İşte iki ucu pis değnek dediğim bu olay.

Not: Bugün haberlerde yapılan bir araştırmaya göre alt sosyoekonomik seviyedeki kadınların %98'i, üst sosyoekonomik seviyedeki kadınların %75'i, aile içi cinsel, sözel, psikolojik, vs. şiddete maruz kalıyorlarmış.

Pşşştttt, eleştirirken dikkatli olmak lazım. Olan bitene karşı kör olmamak için de sukunet gerekir. Başkalarının eleştirisini dikkatli dinleyip bir birey olarak doğru yaşamak yapabileceğimiz en büyük katkı şu anda. Örn. yukarıdaki kalan %2 veya %25 oranını artırmakla işe başlanabilir.

[Edited at 2005-01-28 18:00]


 
Baybars Araz
Baybars Araz  Identity Verified
Local time: 10:07
English to Turkish
+ ...
soru... Jan 29, 2005

sevinc altincekic wrote:

...Ayrıca bence kültürel önyargı diye bir şey yok zaten. Önyargı siyasi ve toplumsal bir konudur. Kültürse apayrı bir şey. Bu iki kurum (siyaset ve toplum) aslında kültüre karşı önyargılıdır. Yani kültür, önyargının konusudur, önyargıyı içinde barındırmaz...



Peki, bir milletin kullandığı dilin atasözleri ve/veya deyimleri arasında bir başka milletle ilgili sadece olumsuz ifadeler yer alıyorsa? Bu kültürel bir önyargıya girer mi?


 
Serkan Doğan
Serkan Doğan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 10:07
Turkish to English
+ ...
TOPIC STARTER
Yorum ve yargı Jan 29, 2005

sevinc altincekic wrote:



Serkan, bu konu öyle ak-kara konusu değil. Benim doğru bildiğim senin için yanlıştır, senin doğru bildiğin benim için yanlıştır.

Sevinç hn benim söylediklerimi yorumlamak istemiş, hatta yorumlamış Ben ak kara meselesidir demiyorum ki. Hatta önyargı derken, belki sadece yargı demeliyiz, onlar bizi olmadığımız gibi biliyor ve biz onları olmadıkları gibi bilme eğilimindeyiz bile demek istemedim. Aksine Türk imajı örneğin tüm dünya ülkelerinde farklılıklar gösteriyor. Zamanında Viyana kapılarına dayanmışız ve belki birtakım sebeplerle Avrupa'yı istila etmek istemişiz, onların da bilinçaltlarına bir nevi korku işlemiş, bunu çok normal karşılamalıyız. Ayrıca Güney Afrika'da halen bazı aileler çocuklarına (özellikle güzel kız çocuklarına) "İstanbul" ismini koyarlar. Endonezya'da Osmanlı eserleri mevcuttur ve bıraktıklarımıza hürmet ederler. Japonlar mesela bizi çok severler. Fransa'da anneler çocuklarını 'Türkler geliyor' diye korkuttukları gibi, 'Türk gibi güçlü' deyişi de kullanılır bunun yanında. Şu an pek çok ülkenin tarihinde Moğol istilası önemli bir yer tutar, peki şimdi o Moğolları günümüzdekiler gibi algılayıp Moğolistan ülkesinden ürkmeli miyiz?. Genelde sanılanın aksine edebiyatından ve kültüründen yoğunca etkilendiğimiz İran medeniyeti oldukça zengin bir kaynaktır aslında. Araplar, Aborjinler ve Kızılderililer, hepsi değerli kavimlerdir. Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Belki biraz fazla dağıldı konu. Yerine ve zamanına göre algılamalar değişebiir. Evet nesnel yaklaşmak zordur. Şunu bilir şunu söylerim; mesleğini seçebilirsin ama genlerini asla



[Edited at 2005-01-30 06:28]


 
Özden Arıkan
Özden Arıkan  Identity Verified
Germany
Local time: 09:07
Member
English to Turkish
+ ...
Sevgili arkadaşlar, Jan 29, 2005

Konu başlığına "kültürel önyargı" sözünü koyan benim. Bunu yaparken de bu doğru bir niteleme mi, yanlış mı, düşünmedim. (Bu konuyu ayrıca tartışmaya açarsak sevinirim.) Amacım, forum kuralları ve Proz.com kapsamında tanımlanmış sınırın tam üzerine düşen forumu, o s�... See more
Konu başlığına "kültürel önyargı" sözünü koyan benim. Bunu yaparken de bu doğru bir niteleme mi, yanlış mı, düşünmedim. (Bu konuyu ayrıca tartışmaya açarsak sevinirim.) Amacım, forum kuralları ve Proz.com kapsamında tanımlanmış sınırın tam üzerine düşen forumu, o sınırın biraz içine doğru çekerek site politikasına uymayacak tartışmaların ve sonuçta da forumun kilitlenmesinin önünü almaktı.

Kültürel önyargı (tekrar: yanlış bir niteleme olabilir, benim için de faydalı olacak ayrıntılı bir tartışma gelişeceğini umarım), kültürel dezenformasyon gibi konular biz çevirmenleri veya şu ya da bu biçimde kültürler arası alışverişle uğraşan insanları özel olarak ilgilendirdiği için bu tartışmayı şahsen önemli buluyorum. Ancak Proz.com her türden, her kültür, görüş, inanç vb'den insanın bir araya geldiği bir ortamdır ve kuralları, lingua franca İngilizce dışındaki dillerin kullanıldığı forumlar için de aynı ölçüde bağlayıcıdır. Bu konuları tartışırken, herhangi bir şekilde politik nitelik taşıyabilecek, politik tartışma başlatabilecek, çatışmaya açık yorumlardan kaçınılmasını, özellikle 10 numaralı Forum kuralının dışına çıkmadan devam edilmesini rica ediyorum.


Teşekkürler
Özden


[Edited at 2005-02-07 00:00]
Collapse


 
Selçuk Budak
Selçuk Budak  Identity Verified
Local time: 10:07
English to Turkish
+ ...
Grup Narsizmi Jan 31, 2005

Le Bon'dan bu yana tartışılıp durur (belki de daha öncesinden). Dinamikleri konusunda da epeyce şey "biliniyor" denebilir artık.

Önyargı ise grup narsizminin gıdasıdır. "prejudice" anlamında önyargı olmaksızın, grup narsizmini sürdürmek de imkansızdır. Bu dinamik, en küçük grupta da (aile), en büyük grupta da (ulus) aşağı yukarı aynıdır.

Komşu komşuyu beğenmez. Aşağı mahalle yukarı mahalleyi. Bir köy başka bir köyü, bir takım�
... See more
Le Bon'dan bu yana tartışılıp durur (belki de daha öncesinden). Dinamikleri konusunda da epeyce şey "biliniyor" denebilir artık.

Önyargı ise grup narsizminin gıdasıdır. "prejudice" anlamında önyargı olmaksızın, grup narsizmini sürdürmek de imkansızdır. Bu dinamik, en küçük grupta da (aile), en büyük grupta da (ulus) aşağı yukarı aynıdır.

Komşu komşuyu beğenmez. Aşağı mahalle yukarı mahalleyi. Bir köy başka bir köyü, bir takımın taraftarları başka bir takımın taraftarlarını. Kişinin kendini ait hissettiği grup genişledikçe, önyargının da "kapsama alanı" genişler. Ama burada hep bir denk düzeylik söz konusudur. Yani önyargılar da farklı düzeylerde çalışır. Kimliğimi aile düzeyinde tanımladığım noktada, önyargım başka bir aileye yöneliktir. Kimliğimi "taraftar" düzeyinde tanımladığım zaman ise önyargım taraftarlar düzeyine genişler.

Kişisel olarak, Freud'un grup narsizmi konusundaki savlarına katılıyorum. Bu savların geçerliliğini koruduğuna inanıyorum. Konuyla ilgilenen arkadaşlara öneririm.

Yukarıda Serdar Bey'in yazdıkları, bir yanıyla "kültürel önyargı" tanımına uymasa da, başka bir yanıyla bu kategoride değerlendirilebileceğine inanıyorum: Bilgisizlik. Bilgi önyargının düşmanıdır. Hem karşımızdakini çok iyi tanıyıp, hem de ona karşı önyargılarımızı devam ettirmemiz çok zordur.

Öte yandan, sözü edilen olayın bilgisizlikten mi kaynaklandığı, yoksa kasıtlı bir "oryantalizm" mi olduğu belli değil. Eğer ikincisi ise, yani programcı rating uğruna ya da başka nedenlerle "oryantalizm" yapıyor ise, buna önyargı demek yanlış olacaktır. Belki önyargıya sesleniyordur, önyargıyı gıdıklıyordur, önyargıyı pekiştirmeye çalışıyordur, ama kendisi önyargı değildir. Daha çok bir "önyargının istismarıdır."

Daha önce, Nefise Hanım'ın "çevirmen sponsor arıyor" başlıklı thread'ine yazacaktım, ancak fırsat bulamadım. Şimdi sırası, buraya yazabilirim.

Orada da açık örtülü bir önyargı tartışması vardı. Bizim "önyargısız" çevirmenimizin eserini İtalya'da basacak yayınevi bulunamazdı, çünkü Türkler'e karşı önyargı besliyorlardı. Orada Aziz üstadın yazdıklarına katılmamak elde değil.

Burada parantez açıp grup narsizmiyle yakından ilişkili bir olguya değinmek gerekiyor: Öteki. Grup narsizmi için bir öteki gereklidir: bilinmeyen, tanınmayan, tercihen egzotik, tercihen bizden "aşağı." Bu konuyla ilgilenen arkadaşlar için ise Johannes Fabian'ın Time and Other adlı kitabını önerebilirim. (Türkçesi "Zaman ve Öteki" adıyla bendenize aittir, Bilim ve Sanat Yayınları)

Batı toplumlarında "oryantalizm," iyi bir "öteki" malzemesidir. Avrupalıların bizi kendilerinden kabul etmekte, bizi içlerine almakta bu kadar zorlanmaladının nedeni de budur: Tarihsel bazı olgularla da beslenen nedenlerle Avrupalılar için Öteki olan Türkler ötekiliğini kaybedecek, onlardan olacak. Oysa Avrupalılar, Türklerin ötekiliğini kaybetmektense, Cezayirlilerin, Faslıların, vs. ötekiliğini kaybetmeyi tercih edecektir.

Türk Edebiyatından batı dillerine çevrilen, ya da doğrudan batı dillerinde yazılan eserlere bir bakın. Hepsinde oryantalizm vardır. Doğrudan batı dillerinde yazılanlar ise, buram buram önyargı kokar. Geçen yıl bir kitaba şöyle bir göz atmıştım. Okumaya değer bulmadığım için depoya attım. Adını hatırlamıyorum. Orada, yerli Pavorotti'mizden tipik Türk olarak söz ediliyordu. Onun kişiliğinde, Türk erkeklerinin ne kadar ... olduğundan dem vuruyordu. Oysa biz biliyoruz ki, alakaya maydanoz.

Yaşar Kemal'in batıda bu kadar çok sevilmesinin ana nedeni de bu oryantalizm. Benzer bir tartışma Orhan Pamuk için de yapılabilir.
İstanbul'un aristokrat ailelerinin kentsoylu yaşamını anlatan bir serüven, onlara ilginç gelmeyecektir. Ayrıca bu, onların kafasındaki "öteki" tanımına da uymayacaktır. Dolayısıyla da bu tür bir eserin oralarda pek şansı olmayacaktır.

Nefise hanımın sözünü ettiği çevirmenin eseri için de aynı şey söz konusudur. Türkler iyidir, hoştur, güzel insanlardır türü bir edebiyatı orada kimse "satın almayacaktır." Dolayısıyla da, satma şansı olmadığını bile bile de hiçbir yayıncı (önyargılı olduğu için değil, ticari düşündüğü için) böyle bir kitabı basmayacaktır. Bu kadar basit!

Şimdi bunun buradaki konuyla ne gibi bir ilgisi var diye sorarsanız, şöyle derim: Büyük bir ihtimalle yapımcı, rating uğruna, ya da başka nedenlerle, ekstreme taşınan bir oryantalizm hikayesi kurgulamış ve yayınlamıştır. Bu başka nedenlerin içinde politik manevralar da vardır.

Yapımcının kim olduğu önemli. Kimden destek aldığı, kimlerin sponsor olduğu önemli. Çünkü bir açıdan bakıldığında, Amerika'nın ulusal, kültürel önyargıları olduğunu söylemek çok zor. Çünkü Amerika homojen bir kültür değil. Bir yığma, bir derleme, devşirme. Kendi sevdikleri ve son zamanlarda bizde de moda olan deyişle, bir "kültürler mozayiği." Ayrıca, kültürel önyargıların beslenmesi, ABD'nin kendi ulusal politikasına da ters. Aksi halde, "72 milleti" tek bir çatı altında tutmayı nasıl becerebilirdi ki?"

Dolayısıyla ben bu tür programların ve Doğu Ekspresi tarzı yapımların altında, Amerika'nın değil, Avrupalıların, daha doğrusu bazı Avrupalıların parmağını ararım: Türkiye'nin "Öteki" statüsünün sürmesinde yarar görenler.

Programı izlemedim. Yapımcısının adını sanını bilmem. Ama biraz kurcalansa, eminim Avrupa ilişkileri ortaya çıkacaktır.

(Son bir not daha: Oryantalizm bizde de yok mu sanki? Bize de öteki lazım değil mi? "Bizi Araplarla bir kefeye koyuyorlar" dediğimiz an, kendi "ötekimizi" de tanımlamış olmuyor muyuz: Araplar!)
SB
Collapse


 
Serkan Doğan
Serkan Doğan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 10:07
Turkish to English
+ ...
TOPIC STARTER
Fox özrü Feb 10, 2005

Fox televizyonu, 4. sezonu yayınlanan “24” dizisinde, Türklerin terörist olarak gösterilmesine gelen tepkilerin ardından, son bölüme, “amacımız kimseyi incitmek değil” şeklinde bir açıklama koydu.

Fox’un, ‘Amacımız kimseyi incitmek değil’ açıklaması, dizinin baş aktörü Kiefer Sutherland tarafından, bu hafta yayımlanan bölümün başında okundu. ABD’deki Türkler bunu ‘dolaylı bir özür’ olarak niteledi ve yeterli bulmadı.

Fox telev
... See more
Fox televizyonu, 4. sezonu yayınlanan “24” dizisinde, Türklerin terörist olarak gösterilmesine gelen tepkilerin ardından, son bölüme, “amacımız kimseyi incitmek değil” şeklinde bir açıklama koydu.

Fox’un, ‘Amacımız kimseyi incitmek değil’ açıklaması, dizinin baş aktörü Kiefer Sutherland tarafından, bu hafta yayımlanan bölümün başında okundu. ABD’deki Türkler bunu ‘dolaylı bir özür’ olarak niteledi ve yeterli bulmadı.

Fox televizyonunda 4. sezonu yayınlanan “24” dizisinde, bir Türk ailenin ABD’de planladığı terörist faaliyetler konu alınıyor. Dizinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi, Fox televizyonuna bir mektup göndererek, Türklerin hedef alınmasını eleştirmişti. Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan Türkler, Fox televizyonunu mektup ve faks yağmuruna tutarken, Washington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu da, Fox yetkililerini, Türklerin yanlış tanıtıldığı ve hedef gösterildiği yönünde uyarmıştı.
Collapse


 
Pages in topic:   [1 2] >


To report site rules violations or get help, contact a site moderator:


You can also contact site staff by submitting a support request »

Kültürel önyargı ve iletişime yansıması


Translation news in Türkiye





Trados Business Manager Lite
Create customer quotes and invoices from within Trados Studio

Trados Business Manager Lite helps to simplify and speed up some of the daily tasks, such as invoicing and reporting, associated with running your freelance translation business.

More info »
Trados Studio 2022 Freelance
The leading translation software used by over 270,000 translators.

Designed with your feedback in mind, Trados Studio 2022 delivers an unrivalled, powerful desktop and cloud solution, empowering you to work in the most efficient and cost-effective way.

More info »