GLOSSARY ENTRY (DERIVED FROM QUESTION BELOW) | ||||||
---|---|---|---|---|---|---|
|
10:13 Mar 13, 2008 |
English to Turkish translations [PRO] Bus/Financial - Law: Contract(s) / agreement | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
|
| ||||||
| Selected response from: Taner Göde Türkiye Local time: 08:24 | ||||||
Grading comment
|
ayrılma anlaşması Explanation: ayrılma anlaşması -------------------------------------------------- Note added at 17 mins (2008-03-13 10:30:42 GMT) -------------------------------------------------- doğrudan bölüşüm kullanılmamış, ama dolayısıyla ayrılma kararı ve anlaşması bir bölüşme ile neticelenmiş -------------------------------------------------- Note added at 18 mins (2008-03-13 10:32:05 GMT) -------------------------------------------------- Teknik olarak direkt yorum yapamıyorum ama Taner'in alıntısı ferağ taahhütnamesi / ferağ anlaşması / ferağ sözleşmesi'nin tanımı, sorunun karşılığı değil.. |
| ||
Notes to answerer
| |||
Login to enter a peer comment (or grade) |
ferağ taahhütnamesi / ferağ anlaşması / ferağ sözleşmesi Explanation: http://www.turkhukuksitesi.com/makale_236.htm Arsa sahibi, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, arsa payının mülkiyetini yükleniciye devretmekle yükümlüdür. Bu arsa sahibi için borçtur; yüklenici için ise, arsanın mülkiyetini isteme hususunda ve sadece arsa sahibine karşı ileri sürebileceği bir şahsi hak doğmuştur. Arsa sahibinin bu borcu ödemesi, tapuda ferağ vermesine bağlıdır. Ferağ, tasarruf işlemi mahiyetindedir ve her tasarruf işlemi gibi, tasarrufta bulunanın ayni hakkını sona erdirir ve tasarruftan yararlananın ayni hakka sahip olmasıyla sonuçlanır. Ferağ ne zaman verilmiş olursa olsun, arsa sahibinin ayni hakkını sona erdirir ve yüklenicinin ayni hakka sahip olmasını sağlar. Tekrar belirtelim ki, bu bir tasarruf işlemidir. Ferağ verildiğinde, yüklenici borcunu ifa etmiş olsa da, olmasa da, arsa sahibinin mülkiyet hakkı sona erer ve yüklenicinin mülkiyet hakkı doğar. Bu andan, yani, tapuda ferağ verildikten sonra, arsa sahibinin, herkese karşı dermeyan edebileceği bir hakkı kalmamıştır; herkese ileri sürülebilecek olan ayni hak, artık yükleniciye geçmiştir. Mülkiyet kendisine geçtikten sonra, yüklenici inşaat yapma borcunu ifa etmez de bu temerrüdün sonunda arsa sahibi, BK 106-108 uyarınca akidden dönme hakkını kullanırsa ne olacaktır? Cevap açıktır: BK 108 uyarınca; “akitten rücu eden alacaklı, vaidolunan şeyi vermekten imtina ve tediye eylediği şeyi istirdat edebilir”. Akitten rücu halinde, rücu edenin hakkı, verdiğini istirdada yöneliktir; yani şahsi haktır. Akitten dönme, mülkiyetin kendiliğinden geri dönmesini sağlamaz. Mülkiyetin geri dönmesi için, menkullerde teslim, taşınmazlarda ise tescil şarttır. O halde akitten dönen kişi, verdiğini geri alma hususunda, sadece akdin diğer tarafına karşı ileri sürebileceği bir şahsi hakka sahiptir. Kat karşılığı inşaat sözlşemsinden dönen arsa sahibi de, eğer mülkiyeti daha önce yükleniciye geçirmişse, bunun kendisine geri verilmesini isteme hususunda bir şahsi hakka sahiptir. Israrla belirtelim ki, bu bir şahsi haktır. Şahsi hakkın temel özelliği ise sadece muhatabına karşı ileri sürülebilmesidir; ayni haklar gibi herkese karşı dermeyanı mümkün değildir. Şahsi haklar bu özelliğe sahip olduğu için, kanun koyucu, bilhassa taşınmazlar üzerinde hak değişikliği gerektiren şahsi hakları kuvvetlendirmek istemiş ve tapu kütüğüne şerh verilebilmesi imkanı sağlamıştır. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, vefa, şufa ve iştira hakkı tessine ilişkin sözleşmeler, tapu kütüğüne şerh verdirilebilir. Şerhin etkisi, bu hak kullanıldığı zaman taşınmazın maliki her kim ise, hakkın ona karşı ileri sürülebilmesini sağlamaktır. Bu sözleşmeler sadece şahsi hak sağladığı halde, şerh vermek suretiyle şahsi hak kuvvetlendirilmekte ve sonraki maliklere karşı da kullanılabilmektedir. -------------------------------------------------- Note added at 22 mins (2008-03-13 10:35:42 GMT) -------------------------------------------------- kat'i ferağ takriri ************* www.avukatlardernegi.com/kutuphane/35.doc İmar durumunun istenilen şekli alması halinde yukarıda 1. ve 2. maddelerde yazılı bedel tapuda kat'i ferağ takriri sırasında nakden tediye edilmeyip işbu bedel müteahhit tarafından mezkur gayrimenkulün üzerine plan ve projesine uygun olarak inşa edilecek olan binanın yapılacak dairelerinin istikameti, cephesi, maddi değeri ve metrekaresi eşit olmak üzere taraflar arasında %50 nispetinde taksim edilerek ödenecektir. www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=21273 müvekkil karşı tarafla noterde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapıyor.sözleşmede müvekkilden 250.000-TL'yi peşin aldığını belirtmiş.1982 yılında yapılmış sözleşme.sözleşmeye göre karşı taraf kat'i ferağ takririni gayrimenkul belediyeden ifraz olmasını müteakip vereceğini taahhüt ediyor, ancak o günden bugüne müvekkile tapu vermiyor. www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=23819 muvazaalı işlemin tarafları da muvazaayı ileri sürebilirler fakat 3. kişilerin aksine taraflar muvazaayı yazılı delille ispat etmek zorundadırlar.Yani ispat açısından çok garanti bir yol değildir. Satım vaadine gelince; noterde yapılan sözleşmeye ;bedeli peşin aldığına dair bir ibare koyarsanız ve vaadde bulunanın ağzından 'kat'i ferağ takririni vermekte imtina ettiğim takdirde almayı vaad edenin işbu satış vaadi sözleşmesini ilgili tapu dairesine ibrazla gayrımenkulü hükmen tescil talebinde bulunmasına rıza ve muvafakatimin bulunduğunu beyan ederim.' şeklindeki beyanınıda aklediğiniz takdirde tescil konusunda sorun yaşamayacağınızı düşünüyorum. Şayet noterler satış vaadi sözleşmelerini bu şekilde düzenlemektedirler. |
| |
Grading comment
| ||