Off topic: ''Çevre'' konusunda herşey... Thread poster: Adnan Özdemir
|
Adnan Özdemir Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) German to Turkish + ...
Dilovası’na tam 1000 ton zehir döktüler =========================== DHA 1 Şubat 2011 Kanser vakalarının dünya ortalamalarının 30 kat üzerinde olduğu Dilovası’nda, yeni bir çevre skandalı ortaya çıktı. Dilovası Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol ekiplerinin yaptığı denetimlerde, bölgeye yaklaşık 1000 ton endüstriyel nitelikli ve zehirli olabilecek arıtma çamuru döküldüğü belirlendi. Tavşancıl- Çerkeşli köyleri... See more Dilovası’na tam 1000 ton zehir döktüler =========================== DHA 1 Şubat 2011 Kanser vakalarının dünya ortalamalarının 30 kat üzerinde olduğu Dilovası’nda, yeni bir çevre skandalı ortaya çıktı. Dilovası Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol ekiplerinin yaptığı denetimlerde, bölgeye yaklaşık 1000 ton endüstriyel nitelikli ve zehirli olabilecek arıtma çamuru döküldüğü belirlendi. Tavşancıl- Çerkeşli köyleri arasındaki araziye dökülen çamurunun arasında kozmetik tüpleri, firmalara ait birçok etiket, kantar ve sipariş fişlerinin olduğu da tespit edildi. Belediye ekipleri bu etiketlerden yola çıkarak şu ana kadar 3 ayrı firmaya ulaştı. Bu firmaların yetkilileri ile yapılan görüşmelerde, atıklarını İzmit’te faaliyet gösteren bir arıtma çamuru bertaraf tesisine teslim ettiklerini belirttikleri öğrenildi. Dilovası Belediyesi’nden yapılan açıklamada, yaklaşık 80 kamyon endüstriyel çamurunun vahşice doğaya atıldığı belirtilerek “Bunları buraya boşaltanlar hakkında en ağır ceza müeyyideleri uygulanacak” denildi. İlgili haber: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16902980.asp?gid=373
[Edited at 2011-02-01 06:17 GMT] ▲ Collapse | | |
BİZ ÇEVİRMEZSEK DÜNYA DÖNMEZ | Feb 1, 2011 |
Adnan Özdemir wrote: Dilovası’na tam 1000 ton zehir döktüler =========================== DHA 1 Şubat 2011 Kanser vakalarının dünya ortalamalarının 30 kat üzerinde olduğu Dilovası’nda, yeni bir çevre skandalı ortaya çıktı. Dilovası Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol ekiplerinin yaptığı denetimlerde, bölgeye yaklaşık 1000 ton endüstriyel nitelikli ve zehirli olabilecek arıtma çamuru döküldüğü belirlendi. Tavşancıl- Çerkeşli köyleri arasındaki araziye dökülen çamurunun arasında kozmetik tüpleri, firmalara ait birçok etiket, kantar ve sipariş fişlerinin olduğu da tespit edildi. Belediye ekipleri bu etiketlerden yola çıkarak şu ana kadar 3 ayrı firmaya ulaştı. Bu firmaların yetkilileri ile yapılan görüşmelerde, atıklarını İzmit’te faaliyet gösteren bir arıtma çamuru bertaraf tesisine teslim ettiklerini belirttikleri öğrenildi. Dilovası Belediyesi’nden yapılan açıklamada, yaklaşık 80 kamyon endüstriyel çamurunun vahşice doğaya atıldığı belirtilerek “Bunları buraya boşaltanlar hakkında en ağır ceza müeyyideleri uygulanacak” denildi. İlgili haber: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16902980.asp?gid=373[Edited at 2011-02-01 06:17 GMT] Çevirmenler failleri evire çevire paçavraya çevirmeli derim. | | |
ATIL KAYHAN Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) Turkish to English + ...
Adnan Özdemir wrote: Dilovası’na tam 1000 ton zehir döktüler =========================== Allah da onlarin diline zehir döksün. | | |
Adnan Özdemir Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) German to Turkish + ... TOPIC STARTER @İbrahim ve Atıl Beyler | Feb 1, 2011 |
Valla ne desem ki.. Katılıyorum doğal olarak. Çevre kirli olursa, çevriler de kirlenir kanımca... Selamlar
[Edited at 2011-02-01 13:49 GMT] | |
|
|
Haluk Erkan Türkiye Local time: 03:36 German to Turkish + ...
Guguk devletinde değil de HUKUK devletinde yaşıyorsak, bu çevre katilleri en acımasız ve ibret olacak şekilde cezalandırılmalıdır! SAVCI GÖREVE! BAKAN GÖREVE! | | |
Adnan Özdemir Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) German to Turkish + ... TOPIC STARTER Germanya günlerim gözümün önüne geldi gene... | Feb 2, 2011 |
Haluk Erkan wrote: Guguk devletinde değil de HUKUK devletinde yaşıyorsak, bu çevre katilleri en acımasız ve ibret olacak şekilde cezalandırılmalıdır! SAVCI GÖREVE! BAKAN GÖREVE! ... Frankfurt'ta yapılan havaalanı genişletme çalışmalarında kesilecek ağaçlar için verilen savaşımlar... Nükleer atıkların depolanmasını protesto için, atıkları taşıyan demiryolu araçlarına karşı insanların kendilerini raylara zincirlerle kitlemeleri (Castor protestoları)... O dev sanayinin çok sıkı atık-arıtma yönergeleri... En önemlisi de Germanyalıların çevreye olan duyarlılıkları... ------ Konya'nın yeraltı suyu azalmış, hem de bayağı azalmış örneğin... -Azalır tabi, sen hortumlarsan yenilemeden kaynağı su motoruyla, su da biter, doğa da... Yarının büyükleri acaba nasıl bir Anadolu, dünya, deniz, gezegen, okyanus, dağ, bağ, bahça, yiyecek, içecek, afrodizyak, oksi(j)cen, temiz hava, güneş, su... bulacak, bu duyarsızlıkla?...
[Edited at 2011-02-03 07:30 GMT] | | |
Adnan Özdemir Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) German to Turkish + ... TOPIC STARTER
17 sivil toplum örgütü taradı 41 zeytinyağı raftan indirildi ======================================== :::::18 Şubat 2011::::: HÜRRİYET::::: Haberin ağ bağlantısı ve yorumlar: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/17053616.asp?gid=373 Zincir marketlerdeki 82 adet farklı zeytinyağını inceleyen Zeytindostu Derneği, 41 ü... See more 17 sivil toplum örgütü taradı 41 zeytinyağı raftan indirildi ======================================== :::::18 Şubat 2011::::: HÜRRİYET::::: Haberin ağ bağlantısı ve yorumlar: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/17053616.asp?gid=373 Zincir marketlerdeki 82 adet farklı zeytinyağını inceleyen Zeytindostu Derneği, 41 ürünün sağlığa uygun olmadığını tespit etti. ------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Zeytindostu Derneği ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) öncülüğünde 17 sivil toplum örgütünün “El ele zeytinyağında yüzde 100 güvence” projesi kapsamında 5 aylık bir çalışma gerçekleştirildi. Zincir marketlerle koordine olarak çalışan uzmanlar 41 farklı zeytinyağı ürününün sağlığa uygun olmadığını tespit etti ve marketler bu ürünleri raftan indirdi. Proje kapsamında Metro, Migros, Tansaş, Şok, Makrocenter ve Pehlivanoğlu zincir marketleriyle işbirliğine giden Zeytindostu Derneği, bu marketlerden aldığı 82 çeşit numuneyi Türk Gıda Kodeksi Zeytinyağı ve Prinayağı Tebliğine uygun olup olmadığını analiz etti. Analiz sonucunda 41 üründe kolon sızması tespit edilerek söz konusu marketlerin bu ürünleri raflarından indirmesi talep edildi. İkinci bir kolon analizinde ise 38 farklı marka zeytinyağının kimyasallarının gıda kodeksine uygunluğu tespit edildi. Karalama yapmıyoruz --------------------------- “Gıda alanında örnek bir otokontrolle kendi bahçemizi temizledik” diyen Zeytindostu Derneği Başkanı Metin Ölken, şu bilgileri verdi: “Zeytin üreten tüm bölgelerdeki sivil toplum örgütlerinin desteğini aldık. Özellikle zincir marketlerde çok önemli adımlar attı. Her kesimin bilinçlenmesiyle sistem daha iyi oturacak. Projemizde hiçbir kurumu karalama veya ayrıcalık sağlama amacında değiliz. Adeta kendi bahçemizi temizlemek istedik.” Sahte ürün yüzde 10’a indi ---------------------------------- Sektördeki gelişmelerin umut verici olduğunu söyleyen TİM Başkanvekili ve Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Nedim Güreli, “Her sektör bu tür olaylarla kendi içerisinde çözüm bulmalı. Sivil toplum örgütleri bu tür çalışmalar için çok önemli bir noktada yer alıyorlar. Sektördeki arkadaşlarımızın yaptığı çalışmalar netice verdi ve sahteciliğin önüne geçildi. İşte sivil toplum bu demektir. Sektörümüzdeki sahteciliği bu mücadelemizle yüzde 10 seviyesine indirdik” diye konuştu.
[Edited at 2011-02-18 17:06 GMT] ▲ Collapse | | |
Adnan Özdemir Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) German to Turkish + ... TOPIC STARTER Göldü çöl oldu | Feb 20, 2011 |
Göldü çöl oldu ========== ========== 11:08 | 20 Şubat 2011 MİLLİYET ---> Haberin ağ bağlantısı ve yorumlar:::: http://www.milliyet.com.tr/goldu-col-oldu/dunya/sondakika/20.02.2011/1354756/default.htm Bahtiyar Abdukerimov __________________________ Dünyanın 4. büyük gölü olarak... See more Göldü çöl oldu ========== ========== 11:08 | 20 Şubat 2011 MİLLİYET ---> Haberin ağ bağlantısı ve yorumlar:::: http://www.milliyet.com.tr/goldu-col-oldu/dunya/sondakika/20.02.2011/1354756/default.htm Bahtiyar Abdukerimov __________________________ Dünyanın 4. büyük gölü olarak bilinen Aral Gölü, son 50 yılda yüzde 90 küçülerek, yerini suların çekildiği bölümde oluşan, "dünyanın en genç çölü" Aralkum’a bırakıyor. Sovyetler Birliği döneminde, Aral Gölü’nü besleyen Emuderya ve Sirderya ırmaklarının sularının pamuk tarlalarına akıtılması sonucu 1960’lı yıllardan bu yana kurumaya başlayan Aral Gölü, yüzde 90 oranda küçülerek ikiye bölünmüş ve eski kıyılarından 170 kilometreye kadar geri çekilmiş durumda bulunuyor. 1960 yılında 68 bin 900 kilometrekare yüzölçümü ve 1083 kilometreküp su hacmine sahip Aral Gölü’nün uzunluğu 426 kilometreyi, eni 284 kilometreyi, en derin noktası 68 metreyken, 2010’da gölün yüzölçümü 12 bin 100 kilometrekareye, su hacmi 110 kilometrekübe, en derin noktası ise 24 metreye düştü. Eski Sovyetler Birliği’nin, 1960-1990 yıllarında Orta Asya’da pamuk üretimini artırmak amacıyla sulanan tarım arazilerini 4,5 milyon hektardan 7 milyon hektara çıkarması ve böylece göle dökülen ırmak sularının azalması sonucu, 2010 yılına gelindiğinde gölün çekildiği 54 bin kilometrekarelik alanda, tuzlu kum tabakalarıyla kaplı "dünyanın en genç çölü" Aralkum oluştu. Uzmanlar, Aral Gölü çevresinden her sene rüzgarla birlikte uçan yaklaşık 100 milyon ton tuzlu kum tozları da bölgeyi büyük bir çevre felaketiyle karşı karşıya bıraktı. Kazakistan ve Özbekistan’da yaklaşık 2 milyonluk nüfusun yaşadığı Aral Gölü havzasındaki çevre felaketiyle, halk arasında çeşitli hastalıklar yaygınlaştı, bebek ölümlerinde de artış oldu. 1960’lı yıllarda Aral Gölü’ünün kıyısındaki balıkçı kasabası Moynak’ta, tarım arazilerinin büyük oranda tuzlanması ve gölün kıyılarının yüzlerce kilometre geri çekilmesi yüzünden tarım ve balıkçılık zarar gördü, halkın bir bölümü ülkenin diğer bölgelerine göç etti. Aral Gölü havzasında 1960’lı yıllarda 300’den fazla bitki, 35 kuş, 23 diğer hayvan türü, Özbekistan’da ender görülen bitki ve hayvan türlerinin yer aldığı "Kırmızı Kitap"ta kayıt altına alınmıştı. 1960’ta 34 balık türünün bulunduğu gölde o dönemde yılda ortalama 60 bin ton balık avlanırken, bugün balıkların hemen hemen tamamı yok oldu. Moynak’taki balık konservesi fabrikası ise terk edildi ve harabeye döndü. Gölün eski kıyısında kalan balıkçı tekneleri buraları gemi hurdalığına çevirdi. Suyun geri çekildiği alanlarda oluşan Aralkum Çölü’nde artık develer geziyor. Gölün ortasında bulunan ve 1954-1990 yıllarında Sovyetler Birliği tarafından 40’a yakın biyolojik silahın denendiği Vozrojdenie (Diriliş) Adası, suların çekilmesiyle karayla tamamen birleşti. ____________________________________________________________ _________________________S_O_R_U____________________________ Soru: --Neden alıntı yapıyorsunuz sürekli olarak gazete haberlerinden, gerek var mı böyle ikide bir forumu oyalamaya Ermenekli beyefendi(!) ? Yanıt: --Aklıma Tuz gölü geldi de Sayın Aitor Igarzabal Bey hani şu Orta Anadolu'da bulunan, özür dilerim verdiğim rahatsızlıktan ötürü, hem ben Akdenizliyim, üstüme de vazife değil hani Tuz gölü-muz gölü(!!!) ... Ayruca ''Forum settings'' bölümünden ilgili ayarları değiştirerek rahatsız olmaktan kurtulabilirsiniz Sayın Aitor Igarzabal.
[Edited at 2011-02-21 05:15 GMT] ▲ Collapse | |
|
|
Adnan Özdemir Türkiye Local time: 03:36 Member (2007) German to Turkish + ... TOPIC STARTER
Nükleer Nük_leer Nük-le-er.... Nükleer Hırsları ve doymazlığıyla biz insanlar Önce bomba yaptık insanlığımızı yok etmek için nükleerden Sonra Sonra o bombayı tersine çevirdik !!! Barışçıl amaçlarla(!) kullanalım dedik Aslında o doymazlıktı bunu bize yaptıran Doymazlık ve nükleer Enerji gerekiyordu Tokyo klimalarına ... See more Nükleer Nük_leer Nük-le-er.... Nükleer Hırsları ve doymazlığıyla biz insanlar Önce bomba yaptık insanlığımızı yok etmek için nükleerden Sonra Sonra o bombayı tersine çevirdik !!! Barışçıl amaçlarla(!) kullanalım dedik Aslında o doymazlıktı bunu bize yaptıran Doymazlık ve nükleer Enerji gerekiyordu Tokyo klimalarına Paris baronlarına, Ruhr fabrikalarına, bilgisayara... Işıltılı kapitalci, paracı, kaynak düşmanı biz insanlara... Çalışkandık, barışçıydık artık biz insanlar(!) Unuttuğumuzsa Doğanın da bir canlı olduğuydu, biz insanlar gibi İyi mi oldu böyle? Gerek var mıydı nükleere? ... ado
[Edited at 2011-03-17 05:32 GMT] ▲ Collapse | | |